28 Ocak 2011 Cuma
Rakının Tarihi
Gönderen oguzhan zaman: Cuma, Ocak 28, 2011 0 yorum
Etiketler: Rakı
Rakı nasıl içilir ?
bir yudum su alınarak içilirmiş.
Günümüzde ise genellikle 'limonata bardağı' denilen bardaklarda içine
su karıştırılarak içilmektedir. Ender olarak da ince belli çay bardağı
da tercih edilmektedir. Rakının soğuk içilmesi gerektiği hemen herkes
tarafından kabul gören bir görüştür.
Bu noktada ki ayrılık ise rakıya buz konup konmaması aşamasında ortaya
çıkmaktadır.
Günümüzde daha az sayıda olan rakıyı sek içenler rakıyı şişesiyle
soğutup (hatta bardağını da ayrıca soğutup) yanında yine soğuk yada
buzlu su ile içerler.
rakıyı içine su katıp içenler ise genelde buz da ilave ederler. Ancak
burada dikkat edilmesi gereken nokta, bardağa rakıyı koyduktan sonra
su koymadan buz atmamak gerektiğidir.
Buz ile ani temas rakının içindeki üzüm ve anason aromasını veren
maddelerin kristalleşmesine ve rakının tadının bozulmasına yol açar.
Rakıya su ilave edildikten sonra buz atılması bu durumu daha aza
indirir fakat yine de engellemez.
rakıyı sek fakat içinde buz ile içmek ise sadece acemilere mahsustur.
Rakıya buz atmanın bir sakıncası da buzun yavaş yavaş eriyip, alınan
ilk yudum ile son yudum arasında bazen çok büyük lezzet farklılıkları
oluşturmasıdır.
En güzeli yinede rakıyı iyice soğutup, içine su ilave edilecekse bu
suyu da soğutarak ve yanında buzlu su ile içmektir.
yavaş (sindire sindire) içilen bir içkidir.
Mide ve beyne belirli bir etki yaptıktan sonra insan keyiflenir ve
güzel sohbetlere yönelir. Yani hem anlatır hem dinler. Böylece rakı
sofrası en az iki kişinin katıldığı toplu bir eylem, karşılıklı
konuşmalara dayandığı için demokratik bir forum, evrensel ve kişisel
sorunların ortaya getirildiği, fikir alıp verilen, insanin kendisi ile
yüksek sesle düşünerek hesaplaştığı bir tür psikolojik grup terapisi
olmaktadır.
Unutulmamalıdır ki rakı sofrası saygın bir 'cemiyettir'.
Buraya katılan hem bu meclise kabul edildiği için saygı gören bir
kişiliğe sahip demektir hem de diğerlerine karsı saygılı olmak
zorundadır.
Gönderen oguzhan zaman: Cuma, Ocak 28, 2011 0 yorum
Etiketler: Rakı
Rakı (Aslan Sütü)
Sumanın anason tohumu ile veya anason tohumundan istihsal edilen saf anason esansı ile takdirinden elde edilen üründür. Kuru üzümden elde edilen ve %85 alkol içeren sumanın, anason tohumu veya anason esansı ile karıştırılıp damıtılmsıyla elde edilen içkiye rakı denir.
Gönderen oguzhan zaman: Cuma, Ocak 28, 2011 0 yorum
Etiketler: Rakı
27 Ocak 2011 Perşembe
Likör Çeşitleri
Yaş meyveden imal edilen likörlerin bir bölümü olgunluk dönemindeki meyvenin etli kısmından yapılıyor. Özel yerlerden temin edilen ahududu, çilek, kayısı ve vişne gibi meyveler, sap ve çekirdeklerin kayışla çıkartılıp değirmenlerde ayrıştırılmasından sonra içine alkol ilave edilmesini takiben üç ay bekletiliyor. Masorasyonda tad veren maddelerin alkole intibakı sonrası filtre preslerle süzülüyor. Eldeki yarı mamul likör enfüzyonları ve çeşitli katkı maddeleri ile son aşamaya getiriliyor. Yaş meyvelerin kabuğundan yararlanılarak yapılan yöntemde ise, özellikli yörelerden alınan mandalin, portakal, limon ve turunç meyveleri kabuklarından soyuluyor. İç meyveler hayır kurumlarına verilirken kabuklar üç ay boyunca alkolde bekletip damıtılıyor. Elde edilen “Destilat” (yarı mamul likör) ilave katkı maddelerle hazır hale getiriliyor.
Muz, nane, gül gibi likör çeşitleri imalinde esans kullanılıyor. Özellikle gül imaliyle ilgili bir de hikaye var. 1990 yılında Fransız degüstatörler fabrikada yaptıkları bir likör içimi sonrası koşup aynada dillerine bakmışlar. Esansla üretilen likör çeşitlerinde likör dili boyarmış. İçtikleri likörle dillerinin boyanmadığını gören degüstatörler fabrika üreticilerini tebrik edip içime devam etmişler.
Altın ve beğendik gibi bir kısmı ithal edilen 24 çeşit ot ve bazı baharatların karışımıyla hazırlanan malzeme, değirmende, öğütülüp alkol ilavesiyle likör haline getiriliyor. Kahve (moko), kakao gibi çeşitlerde çekirdekler kavrulup öğütüldükten sonra alkole yatırılıp destile ediliyor. Özellik taşıyan başka Türk likör çeşitleri de var. Bunlar arasında “bindallı” kabuklu meyvelerin karışımı ile yapılırken “altın” likörü içine ise, 22 ayar varak altını koyuluyor.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Likör
Şarap Nasıl Yapılır?
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Şarap
Mantar ve Şarap Şişesinin Yol Arkadaşlığı
1634 yılında İngiliz Kenelm Digby, cam şişe buluşuyla şarap alım endüstrisini kökten değiştirdi. Bu diplomat, modern şişenin; şişe boynunun kapak ile desteklenmesiyle karakterize edilen şişenin, kaşifi olarak kabul edilir. İngilizler uzmanlaştıkları yeni ve güçlü kömür ateşli fırınlar sayesinde ilk dayanıklı cam şarap şişesi yapanlar oldular. Onlarca yıl sonra ikinci devrim gerçekleşti; mantar tıpalarının gelişimi.
Mantar, esnek ve sızdırmazdır; su geçirmez olmasına rağmen şarabın nefes almasını sağlar. Takviye edilmiş şişe boynu, şarap yapıcılarına şişe boynunu kırmadan mantarı çekiçlemelerini sağlar. Şarap, şişe ve tıpa XVII yüzyıldan beri üç ayrılmaz element olmuştur.
İlk tıpa burgusunun (tirbuşon) yapım tarihi 1720 yılıdır. O günden bugüne mantar tıpası ve cam şarap şişesi tartışmasız yol arkadaşıdır.
Mantar şarabın oksitlenmesini önleyerek yavaşça yıllanmasını sağlar. Şarap da mantarın kuruyup esnekliğini yitirmesine engel olur. Mantarın esnekliğini yitirmesi onun şişeden çıkarılamaması anlamına gelmektedir.
Ayrıca mantar endüstriyel avantaj için kaçınılmaz yararlar sunar:
-Tıpalama kolaylığı; hızlı tıpalama becerisi-endüstriyel mekanizma
-Tüketici için tıpayı çıkarmanın basitliği ve zevki
Gerçekte, mantarda toplanan tüm bu özellikler onun asırlardır şarap şişelerinde kullanılmasının şüphe götürmez sebebidir aynı zamanda. Böylelikle tıpa, mantar sektörü için mükemmel bir ürün olmuştur. Bu basit nesne, XVIII. yüzyıldan beri, tüm sanayinin itici gücüdür.
Her nasılsa, özellikle 90’lardan beri, mantar vidalı kapak ve sentetik tıplarla ikame teşebbüsüyle karşı karşıyadır. Sınırsız küresel pazar kitlesel tüketim için düşük maliyetli alternatifler aramaktadır.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Şarap
GİN STİLLERİ
Dünyada Amerikan ve İngiliz cinleri aranan içkilerdir. Ancak Amerikan ve İngiliz cinleri birbirinden ayıran iki faktör vardır.
İngiltere de üretilen cinler ABD de üretilen cinlere göre daha az sıcaklıkta damıtılmaktadır. Dolayısıyla bu durum İngiliz cinlerinin daha fazla hububat özelliği taşımasına neden olur.
İngiltere de üretilen cinler ABD de üretilen cinlere nazaran yapı olarak daha yoğundurlar. Bu da su oranının az olmasındandır. Bunlardan başka birde Hollanda da üretilen Cenieure ve Hollanda tipi vardır. bunlar özel aromatik bir tada sahiptirler. Beyaz cinin özelliğini taşımadıklarından diğer içkilerle karıştırılamazlar yani kokteyl yapılamazlar. Cinin kullanılmasında Dry cin, Extra cin, Dry cin London , Dry cin gibi pek çok kelimeler kullanılmaktadır.bunlar aşağı yukarı aynıdır fakat tatlılık ve sertlik ayrıdır.
LONDON DRY GİN:Genellikle dry (sek) cin olarak bilinen cin stilinden başka az kullanılan başka cin stilleri de vardır. İsmine bakarak bu cin sadece Londra' da üretilir diye bir kural nitelendirilemez. Kokteyl yapımına çok uygundur.
PLYMOUTH GİN:Yalnız İngiltere' nin plymouth şehrinde üretilen cine denir. En sek cin türüdür.
OLD TOM GİN:Tatlandırılmış bir cin stilidir. Tom collins kokteyline isim vermiştir.
SLOE GİN:Çakal eriği özlü cin stilidir
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Cin
GİN YAPIMI
Gin imalatında kullanılan alkolün bazıları hubabatlardan bazıları da şeker kamışından bazıları ise çeşitli ot ve bitkilerden elde edilir. Her firma formülünü gizli tutar. Dolayısıyla her cin birbirinden farklıdır. Oldukça zengin çeşitli bir yapım tekniği kullanılmaktadır. Bazı cinlerde ise 50' den fazla ot ve bitki kullanılmaktadır.
Genel olarak ele alırsak normal bir gin tahıllardan elde edilen alkolün tekrar birçok ot ve bitkiyle damıtılması sayesinde üretilir. Cin üretiminde esas olan karıştırılacak bitkilerdir. Cinin asıl karakterini bu bitkiler belirler. Bu bitkilerin başlıcası yukarıda da dediğimiz gibi ardıçtır. Geriye kalan birçok farklı ot, baharat ve bitki firmaların kendine has formüllerinde saklıdır. Bu formüllerin saklanmasının nedeni de çok mantıklı; gin tarihinde bahsettiğimiz gibi ingilizlerin hollandalılardan bu formülü almaları ve gini dünya çapında tekellerine almaları.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 1 yorum
Etiketler: Cin
Gin (Cin) Tarihi
Gin ilk 16.YY' den sonra hollandada üretilmiştir. Hollanda Leiden ünversitesi kimyagerlerinden Franciscus De La Boe insaları zinde tutabilecek ve hastalandıkları zaman iyileştirebilecek bir ilaç bulmaya çalışıyordu.
Araştırmaları sırasında çavdardan damıtma yoluyla bir ilaç elde etmiş ve bu ilacı da ardıç tohumları ile ikinci kez damıtarak yeni bir ilaç bulmuştu. Bu ilaca Genievre (Fransızcada ardıç) adını vermiştir. Hollandalılar da bu ilaca çok çabuk alışmışlar ve ona Genever adını vermişlerdir.
Gin önceleri toprak kaplarda pazarlanıyordu. 1670' den sonra kare yüzeyli cam şişeler tercih edilmeye başlandı. 1800' lü yıllarda ise üzeri ünlü kişilerle resimlenmiş cin şişeleri revaçtaydı.
17.YY' da cin ilaç tadını saklamak için çeşitli baharatlarla karıştırıldı. Tarçın, yonca bir yana bal, anason ve biber bile eklendi.
1585 yılında İngiltere kraliçesi I. Elizabeth, İspanya kralı II. Felipe' ye karşı savaşmak üzere Hollanda' ya 1000 süvari ve 5000 piyadeden oluşan bir birlik gönderir. Lejyonlar geri dönerken orada çok beğendikleri cinin yapım formülünü de yanlarında götürürler. Sonraki yılarda İngiltere de büyük bir cin endüstrisi kurulur ve sonuç dünyada cin ingiliz tekeline geçer. 1840' dan bu yana gin İngiltere' den ithal ediliyor.
İngiltere' deki cin içicilerinin yarısını bayanlar oluşturur oysa Amerika' da cini daha çok erkekler tercih eder.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Cin
Viski Nasıl İçilir
Viskinin yanında vazgeçilmez füme balıklardır. Ayrıca somon fümesi İskoçlara ait olmasına rağmen viskinin yanında çok güzel eşlik etmektedir.
Ayrıca eğer füme balık bulamıyorsanız kendi mezenizi kendiniz yapabilirsiniz. Çünkü viskinin yanında ne olursa olsun yenilip içilebilir. Hatta çoğu kişiler viskinin sadece çikolata eşliğinde içilebileceğine inansalarda viski her türlü meze ile içilebilir.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Viski
Sarhoşluk Kurulu
Yalnız halk mı? Çarların saraylarında votkalı partiler gırla gidiyor. Bir ara Çariçe İkinci Katerina votkayı halka yasaklıyor, asilzadelere serbest bırakıyor. En çok içenlerden biri, en ünlü Rus çarı Büyük Pyotr (Deli Petro). Pyotr’un, sıkı votka içenlerden bir ‘sarhoşluk kurulu’ oluşturduğu ve zaman zaman ‘kapalı oturumlar yaptığı’ anlatılıyor.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Votka
Onsuz Olmuyor
Votka, Rusya’da tüm tarihi boyunca son derece nazik ve insanların aniden ateşli hale gelmesine yol açan bir konu oldu. Buna istinaden yaygın olarak anlatılan bir de fıkrası var votkanın. ‘Votka satan bir dükkanın önünde uzunca bir sıra varmış. Sırada saatler boyunca bekleyen bir yaşlı adamın sonunda sabrı taşmış ve “artık dayanamıyorum bu işkenceye, Kremlin’e gidip Gorbaçov’u öldüreceğim” diye bağırmış ve gitmiş. Bir kaç saat sonra geri döndüğünde sırada hala votka satın almak için beklemekte olan arkadaşları ona heyecanla sormuşlar ‘Ne oldu öldürmeyi başarabildin mi? Adam cevap vermiş: “ne gezer, Gorbaçov’u öldürmek için bekleyenlerin oluşturduğu sıra buradakinden bile uzundu’. Anlaşılan o ki Ruslar onsuz yapamıyorlar.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Votka
Votka hayattır, vazgeçilmez
Bir başka ayık bilim adamı, Vladimir Nikolayev, önce “İnsanlar 50 bin yıl önce daha konuşmaya başlamadan içkiden keyif almaya başladılar” cümlesiyle, soyadının Rus olmasının hakkını veriyor. Devamla Ruslar’ın aslında Avrupalılar’dan çok daha sonra içmeye başladığını, ama ‘iç ısıtan sıvı’nın soğuk ülkede kısa sürede yaygınlaştığını anlatıyor.
“Hangi dini seçsek” sorusu gündeme geldiğinde, “Votka, Rus’un eğlencesidir” sözüyle meşhur Prens Vladimir’in, “İslam dini iyi, ama bu kadar içen millete uymaz!” dediği söyleniyor. 13. yüzyıl çarlarından Gorbaçov’a kadar, devletin bazen votkaya yasak koyduğundan, bazen de bütçeyi doğrultmak için alkolü iyi kullandığından dem vuruyor Nikolayev. Halk ne olursa olsun votkadan vazgeçmiyor.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Votka
Malibu Servisi
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Malibu
Bayanların Vazgeçilmezi MALİBU
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Malibu
ŞARAP ÇEŞİTLERİ
RENKLERİNE GÖRE ŞARAPLAR
KIRMIZI ŞARAPLAR
BEYAZ ŞARAPLAR
PENBE (ROSE) ŞARAPLAR
ÜRETİM TEKNİKLERİNE GÖRE ŞARAPLAR
KÖPÜKLÜ ŞARAPLAR
SUNİ KÖPÜREN ŞARAPLAR
TABİİ KÖPÜREN ŞARAPLAR
VERMUTLAR
BİANCO
ROSSO
DRY - EX. DRY
AROMALI VE TATLI VERMUTLAR
MEYVE ŞARAPLARI
CİDER
PERRY VB.
AROMALI ŞARAPLAR
AROMATİK ŞARAPLAR
TATLANDIRILMIŞ ŞARAPLAR
LİKÖR ŞARAPLARI
FORTİFİED ŞARAPLAR
MULLET ŞARAPLARI
MİSTEL ŞARAPLARI
REÇİNELİ ŞARAPLAR
TIBBİ ŞARAPLAR
ŞEKER MİKTARLARINA GÖRE ŞARAPLAR
SEK ŞARAPLAR
TATLI ŞARAPLAR
HAFİF TATLI
YARI TATLI (DEMİ-SEC)
ÇOK TATLI (DOUX)
ÜZÜM ÇEŞİTLERİNE GÖRE ŞARAPLAR
BKZ. ŞARAPLIK ÜZÜM ÇEŞİTLERİ
ÖZEL VE DEĞERLİ ŞARAPLAR
CHAMPAIGNE
SHERRY
PORTO
MADEİRA
MANZONİLLA
MALAGA
MARSALA
BOURDEAUX
YILLARINA VE NUMARALARINA GÖRE ŞARAPLAR
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Şarap
TEKİLA SERVİSİ
►Tekila bardağının ağız kısmı tuz ile kaplandıktan sonra isteğe bağlı olarak bir limon dilimi ile de bardak süslenebilir veya bir tabak içinde sunulabilir. Bir yudum alındıktan sonra eğer bardağın kenarına tuz eklenmemişse elin baş parmağı ve işaret parmağı arasına konulan tuz emilir. Eğer bardağın ağız kısmında tuz yoksa ve elden de tuzu da yalamak hoşunuza gitmiyorsa bir limon parçası tuza bandırlır ve emilir. Her yudum bu şekilde devam eder. |
►Tekila' nın asıl bardağı bilindiğinin aksine shot değil, meksikalılar tarafından tekila içmek için özel olarak üretilmiş ince, uzun, ağır caballito adlı bardaktır. Ayrıca buzdan yapılma içi oyuk shot bardakları da mevcuttur. Bunlardan bulmak pek kolay değil ama tekilaya tamamen farklı bir hava katmaktadır.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Tekila (Tequila)
TEKİLA MARKALARI
OLMECA:Meksika'nın ihraç ettiği popüler ve eğlenceli bir içki olan tekila, yaklaşık 250 yıl önce Meksika'da üretilmiştir. Olmeca Tekila Meksika'da "Tequila County" bölgesinde yetişen "Blue Agave" bitkisinin suyundan elde edilir. Tekila %51 oranında Blue Agave şekeri karışımı içermektedir. Olmeca Blanco ferahlatıcı ve agave notaları içeren bir tada sahiptir. Olmeca Anejo ise hafif isli ve agave notaları içeren bir tada sahiptir. Kalıcı yumuşak ve yoğundur. Olmecanın reposado ve gold ürünleri de mevcut.
JOSE CUERVO:Jose Cuervo Clasico kalitesi ve lezzeti ile tüm dünyada tekila severlerin tercih ettiği bir numaralı Meksika tekilasıdır. Her yıl 85 ülkede yaklaşık 63 milyon şişe Jose Cuervo satılmaktadır. Agave bitkilerinin meyvesinden üretilir.
Jose Cuervo Especial benzersiz bir tada ulaşması için meşe fıçılarda yıllandırılır. Altın sarısı rengini bu fıçılarda alır. Agave bitkisinin meyvesinden üretilir ve limon aromalıdır. Beyaz tekilalara gore içimi daha yumuşaktır.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Tekila (Tequila)
Tekila (Tequila) Çeşitleri
BLANCO:İç Pazar için İspanyolca, ihraç edilenlerde İngilizce yazılan ibareler, titizlikle denetlenir. Etiketteki “silver” ya da “blanco” yazısı, şişedeki içkinin renksiz tekila olduğunu anlatıyor. Başka deyişle, damıtıldıktan hemen sonra şişelenmiş anlamına geliyor.
REPOSADO:Etiketteki “aged” ya da “reposado” sözcükleri ise, en az iki ay meşe fıçılarda bekletilmiş tekilanın etiketinde yer alıyor. Reposado tekilayı portakal ve tarçınla içmeniz büyük keyif almanızı sağlayacaktır.
ORO: “Gold” ya da “joven” veya “oro” sözcükleri, şişedeki içkinin “silver” tekilada olduğu gibi genç, yeni damıtılmış olduğunu, ancak renklendirildiğini belirtiyor. Bu renklendirme şeker şurubu, meşe ağacı katkıları, gliserin ya da karamel ile gerçekleşiyor ve hafifçe kahverengi bir ton sağlanıyor.
MEZCAL:Mezcal hep karışıklıklar neden olmuştur. Aslında mezcal tekila çeşidi değil tekila bir mezcal çeşididir. Yalnız tekila mezcaldan daha popüler olduğu için ve birtakım sınıflandırmalardan dolayı bu karışıklık normal. Peki nedir mezcal? Mezcal agaveden üretilen her içkiye verilen genel addır. Tekila ise mavi agaveden elde edilen içkidir.
Mezkal ve tekila Meksika kültürünün soysal ikonlarıdır, her kutlamanın vazgeçilmezi içkileridir. Tıpkı konyağın, Fransa’nın belirli bir bölümünde yetişen özel üzümlerle yapılan bir brendi türü olması gibi (tüm konyaklar brendidir ama brendiler konyak değildir), agave bitkisinden damıtılan tüm içkilere mezkal denir ama yalnızca mavi agaveden yapılanlara Tekila etiketi verilir. Yani teknik olarak tekila bir mezkal türüdür ama mezkal tekila değildir.
|
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Tekila (Tequila)
Tekila (Tequila) Yapımı
Tekila; blue agave adlı bir kaktüsten (bu agave denen kaktüs bir çeşit süs bitkisidir ve olgunlaşması 8 ila 12 yıl arası sürer) yapılır.
Meksika'da yetişen 136 cins agave var. Ama tekila yapımında kullanılmasına izin verilen tek cins agave tuquilana weber azul* dur. İşte bu sabırotunun olgunlaştığında kalbinden yeşil bir sıvı akar. Bu sıvı tekila özünü oluşturmaktadır. Bugün Meksika genelinde lisanslı 700 tekila üreticisi vardır. Bölgede geçen yıl üretilen tekila miktarı ise 50 milyon galon.
Bitkinin fermenteye uygun hale gelmesi en az 8 yıl alır ve hasat için 12 yıla kadar beklenir. Çünkü bitki olgunlaştıkça içindeki doğal şekerler de artar ve tekila yapımı icin bitkinin göbeği kullanılır. Gelişmiş bir bitki göbeği 35 ila 135 kilo arasındadır. Bu göbekleri toplayan işçilere "jimador" adı verilir. Bu isçiler ilk önce dış yapraklar batmasın diye onları temizlerler, sonra bitkiyi toprağın içinden çıkarırlar ve kalan yapraklar da kesilince temiz bir göbek elde etmiş olurlar. Tecrubeli jimadorlar günde 1 tona kadar göbek çıkarabilirler. Bu toplama işi her mevsim yapılabilir ve aynı şekilde, teknolojiden uzak bir sekilde yapılır.
Toplanan agave göbekleri 2 ye ya da 4'e bölünür, büyük ocaklarda buharlanır. Sonrasında sıkılarak suyu posasından ayrılır ve bu su, fermentasyon için büyük tanklara konur. Damıtma işlemi sonrası tüm tekilalar renksizdir. Tekila rengini sonra, ahsap fıçılarda bekledikten yahut yalnız karamel veya ahsap esansı içerdiğinde oluşur.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Tekila (Tequila)
Tekila'nın Tarihi
1997 yılında tekila üreticisi Jesus Lopez Roman, gangster filmlerini aratmayacak bir cinayete kurban gittiğinde, yaslı eşli Carmelita Roman yaptığı basın açıklamasında, “Tekila Meksika’dır; bizi bir kültür olarak tanımlayan tek üründür” demişti. Tekila ve atası mezkal’in, ülke tarihinde ve kültüründeki yerine değinmeden Meksika’yı anlamak neredeyse olanaksızdır. Ortaya çıkışı İspanyol istilasına dayanan, on dokuzuncu yüzyılda (1821), Meksika bağımsızlığını kazanırken İspanyol aristokratların tercihi Fransız şampanyası yerine devrimcilerin ulusal gururun simgesi olarak benimsemesiyle yıldızı parlayan, 1930’lu ve 40’lı yıllarda çekilmiş Meksika filmleriyle “egzotik içki” olarak dünya yolculuğu başlayan tekilanın tarihi, en az ülkesinin tarihi kadar fırtınalı.
Tekila'nın tarihi, İspanyolların on altıncı yüzyılda Meksika’ya ulaşmasıyla başlar. Conquistador’lardan (İspanyol kaşifler) damıtma tekniğini öğrenen Aztek halkı, kısa sürede geleneksel içecekleri olan mavi agave bitkisinin kökünü damıtarak tekila üretmeye başladı ve böylece Kuzey Amerika Kıtası'nın ilk damıtılmış ve ticari olarak üretilen içkisi elde edildi. Bir bakıma iki kültürün karşılaşmasının ürünüdür tekila. Amerika kıtasının içeceği Avrupa kıtasının yöntemiyle işlenerek tekila elde edilir. Tekila yaygın bir yanlış inanışla kaktüs rakısı diye bilinse de asıl hammadesi olan agave, Türkçe’de sabır ya da sabırlık olarak adlandırılan, nergisgiller familyasındandır.
Azteklilerin kutsal içkisi sayılırdı. Birçok tekila düşkünü insan Meksika'ya gider ve birinci kalite tekilanın tadına varırdı. Ayrıca Büyük Maya Olmeca, mavi avage bitkisinin özünü ilk tattığında bu gizemli gücün kendisi için ayrılmasını istemiş (tanrılar çıldırmış olmalı). Günümüzde Maya tanrıları yok ama Olmeca adı tekilalarda devam etmektedir.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Tekila (Tequila)
Tekila (Tequila);Ufak ama Çok Etkili
Tekila, (orijinal ismi Tequila) sert, alkollü Meksika içkisidir ve ismini Jalisco eyaletine bağlı bir Meksika kasabası olan Tequila'dan alır. Aztekler 2000 yıl önce agave bitkisinin özsuyundan ürettikleri içkiye "Octilli Poliqhui" adını vermiş ve kutsal kabul ettikleri bu içkiyi Büyük Maya Tanrısı Olmeca'ya adamışlardır. Günümüzde Olmeca isimli tekila da vardır.
Sulu bir meyve olan ve Anadolu'da Sabır Otu ismiyle de bilinen Agave bitkisinin bir çeşidi olan Agave tequiliana bitkisinin damıtılmasıyla gerçek tekila yapılır. Eğer teqila %100 mavi agave'dan üretilmemişse, çeşitli baharat ve allollerle (genellikle mısır) de üretilir. Eğer %100 mavi agave'dan yapılmış bir tekilayı içiyorsanız acı bir tat yerine meyveli ve keskin bir tat alırsınız.
Bütün iyi alkoller gibi (Brandy, Scotch, Port) tekilada yıllandıkça gerçek tadını verecektir. Eğer 2 aydan 1 yıla kadar bekletilmiş bir tekilaysa Reposado (bekletilmiş), eğer bu süreden daha fazla bekletilmiş ise Añejo (yıllanmış) adını alır. Tabiki ne kadar bekletilmiş olursa o kadar pahalı olacaktır.
Metal ya da cam bir tankta bekletilirse, ki bu tekilayı renksiz tutar Blanco (gümüş) adını alır. Yada viski gibi aromalı odun fıçılarda bekletilerek de üretilebilir. Bu yöntem tekila'ya diğer aromaları (karamel, vanilya, mazı otu, biber vb. fıçının cinsine göre) kazandırır ve altın renk (oro) alır.
Ucuz tekilalar %100 agave'dan yapılmaz, "gold" tekilalar karamel rengi ve aroması ile yapılır. Fakat bu uygun şekilde yıllandırılmış gold tekila tadını asla tam olarak veremez.
İyi bir tekila her yudumunda karmaşık ve ilginç bir tat verir tıpkı iyi bir scotch gibi. Fakat iyi tekilanın maliyetide tadı kadar dolgundur. Tekila içerken yanınızda mutlaka tuz ve limon bulundurun bu ikisi tekilanın tadına tat verir.
Gönderen oguzhan zaman: Perşembe, Ocak 27, 2011 0 yorum
Etiketler: Tekila (Tequila)